Türkiye’nin AB’nin 50. yıl kutlamalarına davet edilmemesi üzerine bir açıklama yapan Abdullah Gül, “Bu konu zaten çok konuşuldu. Beni o kadar da ilgilendirmez. Kendi işimize bakıyoruz. Böyle şeylere takılmıyoruz. Yapmamız gereken çok işler var. Onlarla ilgileniyoruz.” şeklinde konuşup ardından da Türkiye’nin kendisini “pazarlamaya” ihtiyacı olmadığını ifade etmiş. Aslında, AB’ye ince bir gönderme yapmaya çalışan Gül’ün, bu cümle ile pazarlamayı hafife aldığını ve pazarlamayı hafife almanın hiçte iyi sonuçlar vermeyeceğini hatırlatmak isterim. Neyse ki, Başbakan pazarlamaya inanıyor.
Türkiye’nin Pazarlamaya İhtiyacı Yok mu?
4 Nisan 20070
İlgili Yazılar
8 Şubat 20131
Dergi Kapağından Medet Ummak
Medyacat dergisini uzun zamandır okur, takip ederim. Sektörde sayılı 3-5 dergiden biri ne de olsa.
Yöneticisinden çalışanına çoğunu tanırım. Derginin kapak tasarımlarını ülkenin en iyi tasarımcılar
Read More
27 Ağustos 20210
Aşırı terleme önlenebilir mi?
Bir süre önce artan sıcaklardan ve ona bağlı olarak oluşan terleme şikayeti ile doktora gittim. Kıyafetlere verdiği zarardan tutun, acaba terledim mi düşüncesi ile ortamlarda yaşadığım sıkıntıya kadar
Read More
Comment here